Gönül sevda peşinde
Gezer dağlar başında
Biz sana sevdalandık
Hep onsekiz yaşında
Güzel ölüm güzel ölüm
Geç kalma gel güzel ölüm
Gönüldesin dildesin
Sazımdasın teldesin
Sana uzak diyemem
Ensemdesin yoldasın
Güzel ölüm güzel ölüm
Bekletme gel güzel ölüm
Süleyman dergahısın
Sevenlerin ahısın
Sevdalar türkü olur
Sen türküler şahısın
Güzel ölüm güzel ölüm
Çıldırtma gel güzel ölüm
Ve bir gün
Sen benim kapımı çaldığında
güzel ölüm
El değmemiş sevdalarıma
Yaşanmamış aşklarıma inat
Yolumu bekleyen güzele
O bir çift göze olan
Delice tutkuma inat
Sigarasızlığıma parasızlığıma
Yalnızlığıma
Unutulmuşluğuma inat
Gündüzleri sürü misali
Başkent sokaklarında gezinip
Geceleri çöplüklerde tüneyerek
Her önüne gelene
Kendini 'büyük dava adamıİlan eden aptallara inat
Silah zoruyla
'Sanat' yapılabileceğini zanneden
Kuşbeyinli sersemlere inat
Telefon efendisi
Birkaç kravatlı adamla
Üç beş çoluk çocuğun elinde
Oyuncak olan
Yaşantıma inat
Kırgınlığıma
Dargınlığıma
Ve hatta
Pişmanlığıma inat
Senden korktuğumu
Sana dahi belli etmeden güzel ölüm
Kapımı çaldığında
Seni de
Seni de inadına
Türkü söyleyerek karşılayacağım
Hoş geldin
Hoş geldin güzel ölüm
Hoş geldin Safa geldin
28 Ağustos 2007 Salı
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder